CHP Ankara Vilayet Başkanlığı’nca düzenlenen Adalet Nöbeti’ne katılan CHP Genel Lideri Özgür Özel, “Biz, Recep Tayyip Erdoğan’ın Anayasa’yı askıya alma teşebbüsüne, onun araçsallaştırdığı, ona takviye veren, onun maşası olmuş Yargıtay’ın darbe teşebbüsüne karşı sonuna kadar direneceğiz” dedi.
CHP Genel Lideri Özgür Özel, bu akşam CHP Ankara Vilayet Başkanlığı’nca Anayasa Mahkemesi’nin karşısındaki Ahlatlıbel Parkı’nda düzenlenen Adalet Nöbeti’ne katıldı.
Özel’e, CHP Gençlik Kolları Genel Lideri Gençosman Killik, CHP Ankara Vilayet Lideri Ümit Erkol ve CHP’li milletvekilleri eşlik etti. Adalet Nöbeti’nde açıklamalarda bulunan Özel, şunları söyledi:
Bu ülkede bir Anayasa var. Bu Anayasa’nın her unsuru öbür bir şeyi düzenliyor. Birtakım hususlar birbirini takip ediyor, tamamlıyor lakin her unsur öteki bir şeyi düzenliyor. Bu Anayasa bir toplum mukavelesi. Toplumlar ortak bir mukaveleleri olmadan devlet olamazlar. Şayet toplum mukavelesi ortadan kalkmışsa devlet ortadan kalkmış demektir. Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nde birinci evvel o toplum kontratı gereği genel seçimler kararına uygun olarak seçimler yapıldı.
Sonra o toplum mukavelesinin gereği genel seçimlerin kesin sonuçlarının YSK tarafından ilanından sonra üçüncü gününde Meclis zaten toplandı. Dünyada parlamentoları, demokrasi parlamentosu yapan iki prensipten bir tanesi, bizatihi toplanma unsurudur. Meclis bir hükümdardan, bir padişahtan, bir otoriter rejimden vesayetle çağırıyla toplanıyorsa oraya demokrasi meclisi diyemeyiz. O meclislerin öbür isimleri var. Demokrasi meclisleri demokratik seçimden sonra resen toplanır.
Yemin merasimi için toplandık. Hataylılar Can Atalay’a milletvekili misyonu vermişlerdi. Onun da olması gereken salonda toplandık. O, salonda yok zira üzerine kapı kilitliydi. Hapishane kapısı kilitliydi. Yemin merasiminde en yaşlı üye Sayın Devlet Bahçeli Türk milleti ismine, Türkiye Cumhuriyeti Parlamentosu ismine Can Atalay ismini okuttu en genç üyeye. Gelip yemin etmesi lazımdı. Salmadılar, edemedi. Sonra o Meclis toplandı. Kurul seçerken 600 milletvekilinden 599’unun oyuyla, oy birliğiyle İnsan Hakları Komitesi’ne seçildi, yeniden salmadılar. O kurul ki rastgele bir cezaevine gidince önünde kapalı kapı duramaz lakin o komitenin üyesinin üstüne kapıyı kapalı tuttular. Bunun üzerine avukatları bu gerimizdeki Anayasa Mahkemesi’ne yeni anayasanın bir kararı mucibince başvurdu. Anayasa Mahkemesi, ‘burada hak ihlali var’ dedi. Salın diye Meclis’e bildirdi.
Milletvekili olsun diye Meclis’e bildirdi. Bekledik gelsin, gelmedi. Salın diye ilgili mahkemeye yolladı lakin o kararında direndi. Yargıtay’a yolladı, Yargıtay olmayacak bir iş yaptı, Anayasa Mahkemesi’nin kararını tanımadı. Tam bu basamakta Yargıtay 3 Ceza Dairesi’nin yaptığı iş karar tanımamak değildir zira Anayasa’nın 154. unsurunun son fıkrası çok açık, ‘Anayasa Mahkemesi kararları yayınlanır yargı yasama ve yürütme için bağlayıcıdır.’ Bunu tanımazsanız Anayasa’yı tanımazsınız. Bir oburu da Yargıtay’ı yetkilerini tanımaz, bir diğeri Meclisi tanımaz, bir diğeri Cumhurbaşkanı’nı tanımaz. O yüzden biz kendi varlığımız, Anayasa’dan aldığımız yetki birileri tarafından hiçe sayılmasın diye Meclis’te Meclis’i terk etmeme aksiyonu başlattık, Adalet Oturumu’nu başlattık.
Geçtiğimiz hafta Ankara Vilayet Liderimiz bir faaliyetle birlikte giderken bana dedi ki, ‘Sayın Genel Lider biz Meclis’teki aksiyonla dayanışmak istiyoruz. Bunun için bir adalet ateşi yakmak, onun başında toplanmak, kamuoyunun dikkatini toplamak, Meclis’teki aksiyona Meclis’teki Anayasa’yı savunma uğraşına takviye vermek istiyoruz’ dedi. Şunun için önemsiyorum. Bundan sonra 81 vilayetimizdeki, 973 ilçemizdeki örgütlerimizi Türkiye’nin dört bir yanındaki sivil toplum örgütlerini, meslek örgütlerini, tüm inisiyatifleri Anayasa’ya sahip çıkmaya, Meclis’teki oturuma dayanak vermeye ancak yakacakları ateşin başında, lakin yapacakları insan zincirleriyle ancak, gençlerin yaratıcılığıyla ortaya koyacakları farklı aksiyon biçimleriyle Türkiye’nin dört bir yanında yalnızca Cumhuriyet Halk Partilileri değil, muhalifleri; yalnızca muhalifleri değil, Anayasa’ya saygılı tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını Anayasa’ya sahip çıkmaya, Anayasa’dan yetki alan tüm kurumlara sahip çıkmaya ve bir darbe teşebbüsüne karşı Anayasa’nın ve Cumhuriyet’in yanında yer almaya davet ediyorum. Zira karşımızdaki kötücül akıl darbe girişimindeydi.
Biz birinci başta Meclis Lideri’ne ‘Toplanalım’ dedik, ‘Olur’ dedi. ‘AK Parti de MHP de gelsin, HDP de, ÂLÂ Parti de gelsin, Saadet de gelsin, Meclis’teki bütün partiler gelsin kendi Meclisi’mize sahip çıkalım’ dedik. Cumhurbaşkanı yurt dışındaydı. AKP Genel Lideri yurt dışındaydı. Tıpkı 15 Temmuz darbe gecesi olduğu üzere nasıl birileri darbenin seyrine baktılar, kazansaydı darbenin yanına geçeceklerdi, kaybedince bu tarafta durdular. Ona çok misal bir halla bir baktık Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Genel Lideri darbecilerin başına geçmiş. Madem ki sen darbenin tarafındasın, biz demokrasinin tarafındayız. Tayyip Erdoğan, bundan sonra senin üzere bir darbecinin tam karşısındayım.
Gençler, geleceğinize sahip çıkmak için. Bayanlar, seçme seçilme hakkı başta olmak üzere, miras hukuku başta olmak üzere, sizi eşya üzere görüp sahiplendirmek isteyen şu anda dört vekili olan ancak Cumhur İttifakı’nın modülü olan bir kümenin karşısında haklarınızı korumak için, bayanın hayat hakkını korumak için, miras hakkını korumak için, bayanın tüm kanunlardan gelen haklarını korumak için, nafaka hakkını korumak için Anayasa’mıza gereksinimimiz var. İşçileri, emeklileri, bu ülkedeki herkesi Anayasa’ya sahip çıkmaya yaratıcı aksiyonlarla, dayanışma hareketleriyle hareketi, çabayı büyütmeye davet ediyorum. Biz, Recep Tayyip Erdoğan’ın Anayasa’yı askıya alma teşebbüsüne, onun araçsallaştırdığı, ona dayanak veren, onun maşası olmuş Yargıtay’ın darbe teşebbüsüne karşı sonuna kadar direneceğiz. Herkesi direnmeye davet ediyoruz.”
CHP Ankara Vilayet Lideri Ümit Erkol da şöyle konuştu:
“Anayasa’ya karşı bir darbe teşebbüsüyle karşı karşıyayız. Anayasalar bir ülkenin birliğini, bütünlüğünü sağlayan, huzur içerisinde bir ortada yaşamasını sağlayan metinler. Parlamentomuz vazifesini yaptı, vekilini görevlendirdi, vazife yerini belirledi. Anayasa Makemesi bir karar verdi. Bir ihlal olduğunu, vekilin yerinin Meclis olduğunu belirledi. Artık misyon Meclis Lideri’nde, Meclis Lideri’nin bir an evvel Anayasala hudutlar içerisinde kalarak sayın vekilin Meclis’te misyona başlamasını sağlaması gerekir. Yeniden bir hak ihlaline imza atan Yargıtay’ın ilgili dairelerinde misyonlu yargıçlar ile ilgili Yargıçlar Yüksek Kurulu’nuin misyonunu yapması gerekir. Anayasal sonlar içerisinde kalmaya davet etmesi gerekir. Bu Anayasa’nın herkese lazım olacağını Sayın Cumhurbaşkanı’nın da unutmaması gerekir. Biz, bir an evvel ülkenin Anayasal hudutlar içerisinde yönetilmesini talep ediyoruz. Bir an evvel bu hukuksuz durumun sonlanmasını istiyoruz.”
