CHP önderi Özgür Özel, Memleket Partisi Genel Lideri Muharrem İnce’nin İzmir’den aday gösterileceği savları hakkında açıklama yaptı.
CHP Genel Lideri Özgür Özel ve İBB Lideri Ekrem İmamoğlu, Somali Cumhurbaşkanı’nın oğlunun karıştığı kazada hayatını kaybeden motokurye Yunus Emre Göçer‘in Maltepe’de yaşayan ailesine taziye ziyaretinde bulundu.
Yunus Emre Göçer’in eşi Öznur Göçer ile görüşen Özel ve İmamoğlu ziyaret sonrası açıklama yaptı.
Özgür Özel şu tabirleri kullandı:
“İlk andan itibaren hem Maltepe Belediyesi, hem örgütümüz hem büyükşehir belediyemiz toplumsal yardım toplumsal takviye, ruhsal dayanak manasında ailenin yanında olmuşlar. Aile bunu söz etti. Zati birinci andan itibaren çok yakından takip ediyorduk gelişmeleri. Lakin temel Türkiye’nin hepimizin birden yüreğini yakan bir durumla karşı karşıyayız burada. Vakti gelince şu lafı çok kolay söylüyor ülkeyi yönetenler. Dicle’nin kenarında bir kurt, bir kuzuyu kapsa hesabını bizden sorun demiş diyor Ömer. Biz bu türlü kamu yöneticisiyiz diyorlar. Hz. Ömer’in bu anlayışına sahip olduğunu söyleyenlere bir kurdun, bir şeytanın gelip Somali’den kuzumuzu kaptığını ve kaçtığını söylemek lazım. Siz bu sırada ne yaptınız. Niçin bir söz konuşmuyorsunuz.
Adalet Bakanına soruluyor, ‘Gündem Filistin’ diyor. Filistin’le ilgili hepimizin yüreği yanıyor. Her tabanda bunu gündemde tutmaya çalışıyoruz. Pekala Yunus Emre Göçer’le ilgili hiç yüreğiniz yanmıyor mu. Gündem niçin yalnızca Filistin olsun. Gündem hem Filistin olsun, dünyada gündem Filistin olsun. Maltepe’de, İstanbul’da, Türkiye’de de bir gündemimiz de Yunus Emre Göçer olsun. Onun üzere kurye kardeşlerimizin güvenliği olsun. Sonra bu kabahati işleyen bu kazaya karışan rastgele bir vatandaş olsa. Gözaltına alınacak, sorgulanacak. Tutuklanacak, tutuklanmazsa yurt dışı çıkış yasağı konacak. Bunu herkes biliyor. Ancak yabancı bir devlet adamının oğlu olduğu vakit bu nasıl bir ayrıcalık. Bu nasıl bir kamu idaresi. Bu nasıl bir adalet.
“YÖNETENLERİN KARŞILIK VERMESİ LAZIM”
Ben annesinin sorduğu sorulara karşılık verebilecek durumda değildim. Bu sorulara, bu ülkeyi yönetenlerin karşılık vermesi lazım. Hem milletlerarası manada bu problemin Türkiye Cumhuriyeti takipçisi olmalıdır. Milletlerarası hukuka nazaran hatası işleyen birisi ülkeyi terk etse de yapılacak çok şey vardır. Şu ana kadar ilgili ülkenin büyükelçiliğinden aileye bir ziyaret, bir taziyede bulunulmamış olmasını son derece hem Türkiye’ye karşı hem de aileye karşı bir nezaketsizlik olarak nitelendiriyoruz. Bunu da ilgililerin dikkatine sunuyoruz. Bundan sonraki süreçte alışılmış kapıdan girdiğinizde orada öteki felaketlerle karşılaşıyorsunuz. Lise çağında bir genç kız var. Babasız kalmış. Özel eğitim alması gereken bir otizmli küçük çocuk var. Onlarla ilgili İstanbul Büyükşehir Belediyesi elinden gelen her şeyi yapıyor.
Bundan sonra da sahip çıkmaya devam edeceğiz. Ancak bu tip sorunların hassasiyetle üzerinde durulması lazım. Burada millet üstüne düşeni yaptı lakin devletin yapmadığı anlaşılıyor. Devletin, devleti yönetenler yüzünden gösterdiği ihmalkarlık hepimizin canını sıkıyor. Bu sıkıntıyı gündemde tutmaya, bu sıkıntıyı takip etmeye devam edeceğiz.”
“HER TEKME TÜRKİYE’NİN MİLLETLERARASI PRESTİJİNE ATILMIŞTIR”
Süper Lig’de dün akşam oynanan Ankaragücü- Rizespor maçının akabinde hakem Halil Umut Meler’e yapılan akın hakkında konuşan Özel, “Dün akşam hepimizi utandıran, hepimizi dünyaya rezil eden bir olayla karşılaştık. Artık bütün dünya televizyonlarında Türkiye’de hem de dünyaca ünlü bir hakemimize atılan yumruk. Yetmiyor, yere niyet kendisine vurulan tekmeler konuşuluyor. Orada atılan her tekme Türkiye’nin memleketler arası prestijine da atılmıştır. Orada atılan her tekme, vurulan o yumruk hepimize vurulmuş bir yumruktur. Ve bu problemin natürel toplumsal hassaslıkla takip edilmesi ve bugün isimli makamların gerekli önlemi alması son derece kıymetlidir. Bundan sonra takip edeceğiz.
Kişinin iktidar partisinden milletvekilliği yapmış olması, Recep Tayyip Erdoğan’ın konut sahibi olması emsal durumlarda geçmiş toplumsal travma yaratan problemlerde sürecin bir mühlet sonra toplumun gündeminden düştükten sonra şahısların çabucak kayrılması sonucu geçmiş pratiğimizde çok olduğu için hepimiz bundan kaygılıyız. Bu yapılan cezasını bulmalıdır. Bu mevzuda o yumruğun atılabiliyor olması. O yere düşenin tekmelenebiliyor olması hakemimizin. Oradaki değerli bir güvenlik zafiyetine de dikkat çekmektedir. Biz o yumruk için, o atılan tekmeler için çok pahalı hakemimizden, ailesinden bütün sorumlular ismine, Türk milleti ismine özür dileriz. Bu imaj Türkiye’ye yakışmamıştır. Türkiye’yi bütün dünyaya rezil eden bu imgelerin sebep olanlar ve pürüz olamayanlar bunun hesabını vermelidir” diye konuştu.
“HENÜZ BİR RANDEVULAŞMA OLMADI”
Memleket Partisi Genel Lideri Muharrem İnce’nin randevu talebi ile ilgili konuşan Özel, “Bugün Sayın Başkan’ın açıklamasının kapsamı son derece net. Biz mescitte buluştuk buraya geldik. Baş başa kalıp bu hususta diğer bir şey konuşmadık. Sayın İnce, benim Almanya’ya giderken kendisi de yanılmıyorsam Selanik’e gidiyordu. Bir telefon mesajlaşmamız oldu. Sayın liderle görüşmek istediğinde sayın liderle birbirimizle haberleşmiştik. Akabinde da Muharrem Beyefendi bir ziyarete gelmek isterim demişti. Ben ‘Türkiye’ye dönünce görüşürüz’ demiştim. Onun üzerine şimdi bir randevulaşma olmadı ancak Sayın Muharrem İnce sonuçta geçmişte birlikte siyaset yaptığımız bu partide kıymetli misyonlar üstlenmiş, ülkede kıymetli misyonlar üstlenmiş birisidir. Randevu isteğinin geri çevrilmesi aslında düşünülemez. Onun dışında kapsamla ilgili biz de şimdi bir şey konuşmadık. Sayın İnce’nin de bir nezaket ziyareti yapmak istediğini ve bugün tekrar kendi açıklamasından İstanbul’da Sayın Başkan’a dayanak olmanın değerli olduğunu söylüyor. Bu bahis zati İstanbul’u seven, Türkiye’yi seven herkesin takınması gereken bir tavırdır. Şimdilik öbür söyleyeceğim bir şey yok ancak randevu talebi netleştikten sonra, randevulaştıktan sonra sizi de bilgilendiririz. O denli bir şey hiç konuşulmadı. Hiç o denli bir taban olmadı. Yalnızca sizi bir ziyaret etmek isterim diye bir iletisi var kendisinin” biçiminde konuştu.
