Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), kredi kartı borçluluğunu azaltmaya yönelik önemli bir adım atıyor. TCMB, kredi kartı bakiyesine göre azami akdi faiz oranlarını farklılaştırarak borçlanmayı daha kontrollü hale getirmeyi amaçlıyor. Bu yaklaşım, iç talepte denge sağlamayı hedeflerken, tüketicileri daha sorumlu harcamalar yapmaya yönlendirecek.
TCMB, asgari ödemesi geciken kredi kartları için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) sunduğu borç yapılandırma programına dikkat çekiyor. Bu program, borçları gecikmiş bireylerin TCMB’nin sıkılaştırıcı politikalarından en az seviyede etkilenmesini sağlıyor. Analizde, “Kurumlar arası eş güdümle alınan makroihtiyati tedbirlerle dezenflasyon sürecine destek veriliyor” ifadesi yer alıyor. Bu önlemler, hem finansal istikrarı güçlendirmeyi hem de borçlulara kolaylık sağlamayı hedefliyor.
Bireysel kredi kartı bakiyesinin diğer bireysel kredi türlerine kıyasla daha hızlı büyüdüğü vurgulanan analizde, geçen yıl bireysel kredi kartı bakiyesindeki yıllık büyüme oranı %180’e kadar çıktı. Bu büyüme, talep kaynaklı faktörlerin yanı sıra, kredi kartının bir ödeme aracı olarak daha yaygın kullanılmasının da etkili olduğu belirtiliyor. Kredi kartlarının günlük harcamalarda tercih edilmesi, bu hızlı artışın temel nedenleri arasında yer alıyor.
Blog yazısında, bireysel kredi kartı bakiyelerinin dağılımı incelenmiş ve dikkat çekici veriler paylaşılmıştır. Blogda, 28 milyon aktif kart kullanıcısının kredi kartı borcu olduğu belirtiliyor. Kullanıcıların büyük çoğunluğunun düşük borç bakiyelerine sahip olduğu ifade edilirken, toplam kredi kartı borçlarının az sayıda yüksek borç bakiyesi bulunan kişilerde yoğunlaştığı görülüyor. Yaklaşık 14 milyon kişinin borcu 25 bin liranın altında, ancak borç miktarı arttıkça kullanıcı sayısı düşüyor. 150 bin lira ve üzeri borcu olanlar, tüm kullanıcıların %9’unu oluştururken, bu grubun toplam kredi kartı borçları içindeki payı %50’yi geçiyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından yayımlanan analizde, bireysel kredi kartı bakiyelerinin, kullanıcıların gelir seviyeleriyle büyük ölçüde uyumlu olduğu vurgulanıyor. Ücretli çalışanlar baz alınarak yapılan hesaplamalar, gelirin artmasıyla kredi kartı bakiyelerinin de yükseldiğini gösteriyor. Özellikle yüksek gelir grubundaki bireylerin kredi kartı borçlarının yoğunlaştığına dikkat çeken analiz, TCMB’nin aldığı kararların bu yüksek gelirli kesimin borçlanma eğilimini azaltmaya yönelik olduğunu belirtiyor.
Bu adımın, yüksek gelirli bireylerin kredi kartı borçlarının büyümesini yavaşlatması ve kredi kartı borçluluğunu düşürmesi bekleniyor. Aynı zamanda, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) asgari ödemesi geciken kredi kartları için sunduğu borç yapılandırma programı, borcu gecikmiş bireylerin bu sıkılaştırıcı politikadan en az seviyede etkilenmesini sağlıyor. Kurumlar arası eş güdümle alınan bu makroihtiyati tedbirler, dezenflasyon sürecine de destek veriyor.
TCMB’nin bu hamlesi, hem bireysel kredi kartı borçlanmasını azaltmayı hem de iç talepte dengelenme sağlamayı amaçlıyor, böylece ekonomik istikrarı koruma çabalarına katkı sunuyor.