DOLAR
19,1822
EURO
20,8658
ALTIN
1.221,40
BIST
4.820,74
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
19°C
İstanbul
19°C
Az Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
18°C
Pazar Çok Bulutlu
16°C
Pazartesi Hafif Yağmurlu
15°C
Salı Hafif Yağmurlu
8°C

Deprem bölgesinde yıkılan binalarda dere kumu kullanıldığı tespit edildi

Deprem bölgesinde yıkılan binalarda dere kumu kullanıldığı tespit edildi
17.03.2023 15:06
0
A+
A-

Öte yandan hala yönetmelikte dere kumu kullanıldığını ifade eden Kadıoğlu, “Ancak bana göre özellikle deprem bölgesinde yasaklanmalı. Dere, genel anlamda taşıdığı kaya parçalarını içinde hareket ettirerek yüzeylerini yuvarlaklaştırır ve adeta bir cilalama işlemine tabi tutar. Bu da taşlarda parlak ve kaygan bir yüzey oluşturur. Bu taşları çimento ile karıştırdığımız zaman çimento bunların üzerinde çok sağlam tutunmamaktadır. Nitekim, siz bir camın üzerine bir çimento koyduğunuz zaman tutmayacaktır. Dere kumullarının birinci zafiyeti bu.” diye konuştu.

Prof. Dr. Kadıoğlu, dere kumlarının ikinci olumsuz tarafının ise dayanım güçlerinin zayıflığı olduğunu belirtti. Kadıoğlu, bu kumların bileşenlerinin farklı olmasından ve homojen davranış sergilememesinden dolayı binaların hareketi sırasında oturmalara ve kırılmalara neden olduğunu ve dolayısıyla dayanım güçlerinin de zayıf olduğunu aktardı.

“TESTLER DOĞRU SONUÇ VERMEZ”

Kadıoğlu, dere kumlarının en önemli olumsuz noktasının ise yapılan testlerde doğru sonuçlar vermemesi olduğuna dikkat çekerek, “Biz dere kumullarında yapacağımız alkali silika reaksiyon testlerini başarılı bir şekilde yapamıyoruz. Çünkü heterojen bir birleşime sahip olması, bir alanın 2-3 metrekare içerisinde değişim göstermesinden dolayı alacağınız hacimsel örnek bölgesinin tamamını temsil etmemektedir. Yapacağınız deney sonuçları asla o alanı temsil etmez. Bu tip kumlardaki çakıl, çört gibi malzemelerin fazla olmasından dolayı, zaman içerisinde çimento ile reaksiyona girip çimentonun dayanım gücünü azaltarak kopmalarına neden olmaktadır. Yapmış olduğumuz çalışmalarla bunu tespit ettik.” dedi.

“EN UYGUN MALZEME KIRMA TAŞ”

İnşaatta kullanılmaya en uygun kum ya da çakılın, kırma taştan elde edileni olduğunu söyleyen Kadıoğlu, “Kırma taşın yüzeyi pürüzlü olduğu için çimento ile reaksiyona girer. Çimento, kırma taşların pürüzlü yüzeyine nüfus ederek tutuculuk özelliğini artırmaktadır ve betonun ömrünü uzatmaktadır. Bu taşlar da mutlaka testlerden geçmesi gerekiyor. En önemli husus şudur; el karması ile kesinlikle beton hazırlanarak inşaat yapılamamalı. Hazır beton kullanılmalı. Bu beton silindirin içinde sürekli dönmeli. Agrega miktarı ve su miktarı katılarak beton hazırlanmalıdır.” dedi.

“3 TEMEL HATA TESPİT ETTİK”

Kadıoğlu, deprem bölgesinde yıkılan binalarda 3 temel hatayı tespit ettiklerine dikkat çekerek, “Birincisi; binaların yaşlı olması ve buna rağmen bakıma alınmaması. İkincisi; dere kumu kullanımının çok fazla olması. Üçüncüsü ise zemin sıvılaşmasına dikkat edilmemesi. Bölge alüvyon yatağından oluşuyor ve yer altı su seviyesi çok yüksek olmasına rağmen zeminde hiçbir iyileştirme yapılmadan sağlam bir radye temel atılmasına rağmen binaların yan yattığını tespit ettik. Bina yapımı sırasında yapı denetimi kadar zemin denetimi de söz konusu olmalı” dedi.

“FAY HATLARININ OLDUĞU YERLER TARIM İÇİN MÜKEMMEL YERLERDİR”

Türkiye’nin deprem ülkesi olduğunu ve ülke sınırları içinde çok sayıda fay hattı bulunduğunu belirten Kadıoğlu, “Türkiye’de 7 şiddetinde deprem üretebilecek 25-30 civarında fay hattı sayabilirsiniz çok rahat bir şekilde. Fay hattının geçtiği zonlarda 8 metreye varan atımlar tespit ettik. Siz istediğiniz kadar sağlam bina yapın, istediğiniz kadar zemin etüdü yapın, eğer fay hattının üzerinde bina yaparsanız ve 8 metrelik bir atıma denk gelirse bu bina ya yan yatacaktır ya da bir şekilde takla atıp düşecektir. Fay hattından uzak alanlara yerleşim alanları yapacağız. Fay hatlarının olduğu yerlerde toprak verimi ve yer altı su kalitesi çok çok iyidir. Buraları tarım arazisi yapacağız, buralar tarım için mükemmel yerlerdir” diye konuştu.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.